Personelin sağlık sorunları sebebiyle çalışamadığı durumlar, restoran işletmecisi için özellikle sıkıntı yaratır. İster restoran, kafe veya bar işletmecileri, ister otelciler için, çalışanların sağlık sorunu riskini minimize edecek çeşitli uygulamalar bulunmaktadır. Bu makalede, sekiz tipik hatalı uygulamaya ve bunların nasıl önleneceğine dair ipuçlarına ulaşabilirsiniz.
1. İYI ORGANIZE EDILMEMIŞ ÇALIŞMA YERI TASARIMI
Diğer her şeyden önce, yorgun kaslar ve fazlaca zorlanmış iskelet yapısı, hastalık izinleri ile sonuçlanır. Bu, bulaşıkhanenin tasarlanmasında aynı zamanda optimum ergonominin de hesaba katılmasını gerekli kılan bir nedendir. Çalışanların farklı iş adımları esnasında yeterince rahat kalabilmesi, görevlerini daha verimli şekilde yerine getirmelerine olanak sağlar. Bu yüzden, planlama veye ergonomi uzmanlarında sağlanan yetkin bir danışmanlık, yapılan yatırıma değecektir.
2. ÇOK FAZLA STRES, YETERSIZ SEVIYEDE TAKDIR
Hastalık izinlerine yol açan bir diğer yaygın durum da, psikolojik rahatsızlıklardır. Gastronomide vardiyalı ve zaman baskısı altında çalışmak yaygın rastlanan bir durumdur; ancak bu, hem vücutlar hem de zihinler üzerinde olumsuz etkiler bırakır. Bu aynı zamanda, neden yeni neslin bu endüstriye daha az ilgi gösterdiğini de açıklamaktadır. Esnek olmayan çalışma saatleri, uzun vardiyalar ve yüksek stres faktörü, kısa sürede aşırı yorgunluk ve bitkinlikle sonuçlanabilir. Buna ayrıca, iş arkadaşları, aşçı veya misafirlerden yeterli takdir görmemek de eklendiğinde, hissedilen mutsuzluk daha da artar.
Uzun vadede, tükenmişlik sendromu kaçınılmaz olur. İpucu: Çalışanlarınız yeterli miktarda mola verdiğinden ve üst üste iki vardiya yapmak zorunda kalmadığından emin olun. İşler yolunda gidiyorken çalışanlarınızı takdir etmeyi unutmayın.
Diğer hiçbir şey aşçı başı tarafından gösterilen takdirin yerini tutamaz!
3. KURALLAR ÇERÇEVESINDE SÜREKLI GÜLÜMSEME
Günümüzün gastronomi dünyasında, dostane tavır en önemli gereksinimlerden biridir. Misafirin kendini sürekli olarak rahat hissetmesi gerekir. Zorlama olduğu farkedilen sürekli bir gülümseme, bu yüzden doğru hareket tarzı değildir. Aynı şekilde, "müşteri velinimettir" anlayışının da belirli sınırları bulunmalıdır. Zira içlerinde farklı şekilde hissettikleri halde dışarıya sürekli mutlu bir görünüm veren çalışanlar, uzun vadede sağlıklarını tehlikeye atar. Bu durum, depresyondan yüksek tansiyona, kalp ve dolaşım sistemi sorunlarına varan çeşitli psikosomatik hastalıklarla sonuçlanabilir. İşyerinde söz konusu olan duygusal beklentiler prensipte olumsuz bir anlam taşımaz. Bunlar aynı zamanda iş memnuniyeti ve profesyonel tatmin ile de ilintili olabilir. İşinden memnun olan, değerinin amirlerince bilindiğini hisseden ve yeterli miktarda ödeme aldığını düşünen herkes mevcut görevlerini daha iyi yürütme ve mutluluğunu dışarıya yansıtma eğilimindedir.
4. YETERSIZ HIJYEN
Yetersiz hijyenin enfeksiyonlara neden olabileceği, herkesçe bilinen bir durumdur. Buna göre, hastalıklar aynı zamanda gıdalardaki bakteriler, virüsler veya parazitler sebebiyle de ortaya çıkabilir. Bu da, restoran, kafe ve barlar ile gıda maddelerinin işlendiği diğer tüm işletmelerde gelişmiş bir hijyen yönetim sisteminin ne denli önemli olduğunu ortaya koymaktadır. Doğru önlemlerin hayata geçirilebilmesi için, HACCP olarak adlandırılan konseptin takip edilmesi gerekir.
5. YANLIŞ YÖNDE IŞ HIRSI VE GÖREV HISSI
Otel ve gastronomi çalışanları, çoğu zaman hasta olmalarına rağmen çalışmaya devam etmeyi tercih eder. Buna yol açan farklı sebepler mevcuttur. Genellikle, hasta durumdaki çalışanlar tüm iş yükünün iş arkadaşlarının üzerinde olmasını istemez. Bazıları ayrıca, işlerini kaybetme korkusu taşır. Bununla birlikte, yanlış yönde hissedilen iş hırsı, beraberinde çok ciddi sonuçlar getirebilir: Başlangıç aşamasında, grip benzeri hastalıklar yüksek seviyede bulaşıcılığa sahiptir. Bu noktada, diğer çalışanların da hastalanması kaçınılmaz olur. Bunun da ötesinde, işletmedeki hijyen güvenliği de tehlikeye atılır. Son olarak, mevcut hastalık giderek kötüleşebilir ve düzelmesi çok daha uzun vakit alabilir.
Hastalık durumuna rağmen işe gitmek, gastronomi sektöründe maalesef sıklıkla rastlanan bir alışkanlıktır.
6. MUTFAKTA SÜREKLI BUHAR ALTINDA KALMAK
Ticari mutfaklarda yüksek seviyede havalandırma sağlanması, her şart altında kilit önem taşıyan bir zorunluluktur. Yemek pişirilen ve kızartılan, bulaşık yıkanan bir ortam, yüksek miktarda buhar oluşumuna maruz kalır. Yüksek ısı ve nem, yalnızca mutfakta çalışmayı zorlaştırmakla kalmaz; bu iki faktörün bir araya gelmesi, aynı zamanda bakteri ve mikroplar için de ideal bir ortam teşkil eder. Bunlar, solunan hava aracılığıyla doğrudan insan organizmasına bulaşır. Yetersiz havalandırma, aynı zamanda küf oluşumuna da yol açan bir faktördür. Bu noktada, yüksek kalitede bulaşık yıkama teknolojisi kullanımı kritik bir öneme sahiptir. Entegre iklimlendirme sistemine sahip MEIKO profesyonel bulaşık makineleri, ortama salınan buharı neredeyse tamamen önleyerek mutfakta daha fazla konfor ve ergonomiyi mümkün kılar.
7. KULAKLAR DA GÜRÜLTÜDEN KORUNMALIDIR
Birçok gastronom, gürültüden korunma konusunu öncelikli olarak yerel konut sahiplerini ilgilendiren bir durum olarak değerlendirir. Öte yandan akustik yükler, büyük konuk alanlarına ve açık mutfaklara sahip gastronomi işletmeleri için doğrudan bir sağlık sorunu teşkil edebilir. Sebebi ister yüksek sesli müzik, ister konukların birbirinin üzerine eklenen konuşma sesleri olsun, sürekli yüksek seviyede kalan ortam gürültüsü çalışanlar üzerindeki stresi artırır ve işitme sorunlarına dahi yol açabilir. Başarısız bir oda akustiği, konuklar için de kötü bir deneyim anlamına gelir. Sürekli olarak gürültülü bir atmosferde kendinizi rahat hissetmeniz mümkün olmaz. Bu noktada, diğer her şeyden önce, duvarlar üzerinde ses önleyici paneller ve ses emiciler aracılığıyla yapısal önlemler alınması, hem konuklarınız hem de personeliniz için rahat bir ortamı güvence altına alacaktır.
8. YANLIŞ TEMIZLIK KIMYASALI KULLANIMI
Temizlik kimyasalları birçok farklı madde bulundurabilir: Yüzeyaktif maddeler, fosfat, fosfor ve azot bileşimleri, koruyucu maddeler, koku ve boya maddeleri... Bu durum, temizlik kimyasallarını tehlikeli maddeler haline getirir. Günlük olarak bu kimyasallarla çalışan herkesin, dikkat edilecek noktalar hakkında tam olarak bilgi sahibi olması gerekir. Koruyucu kıyafet kullanmam gerekiyor mu? Doğru dozaj hangisi? Bu maddeleri birlikte kullanırken nelere dikkat etmeliyim? Küçük bir hata, deri tahrişinden yanmalara, solunum yolunun zarar görmesinden zehirlenmelere kadar çok ciddi sonuçlara yol açabilir.
Bu sekiz hata hatalı uygulamadan kaçındığınız noktada, sağlıklı ve üretken bir ortam havasını büyük ölçüden güvence altına almış olursunuz. Hijyen konusunda kendinizi hangi seviyede görüyorsunuz? Mutfak dahilindeki birçok noktada, hasta olmanıza yol olabilecek birçok hijyen tuzağı bulunur. Bu konuda yapabileceklerinize, "Gastronomide gözden kaçan hijyen tuzakları" makalesinde kapsamlı olarak değinilmiştir.