İçecekler, dünyanın her yerindeki restoran, bar ve otellerde merkezi bir role sahiptir. Asil görünümlü bir şarap, bira veya long drink bardağı yalnızca işletmenin stilini yansıtmakla kalmaz; aynı zamanda misafirlerin duyduğu hazzı ciddi anlamda artırır. Çünkü yüksek kaliteli bir içeceğin buna uygun bir bardağa koyulması gerekir. Özellikle bardağın şekli ve hacmii alınacak keyif ve tat için büyük öneme sahiptir: Güzel bir şarap için klasik bir şarap kadehi kullanılmalıdır. Büyük hacimli bir bardakta, aromalar hızlı şekilde yitirilecektir. Buna karşın, kırmızı şarapların tadı daha yavaş gelişir; nefes almak için havaya ihtiyaç duyarlar. Burgunder veya Pinot Noir için büyük, göbekli bardaklar gerekir, bu bardaklar şaraba çok fazla hava sağlar ve karmaşık aromalar da böylece kendilerini geliştirebilir.
Fakat, bir bardağın şekli ve boyutu durumu belirleyen tek unsur değildir. Bir bardağın tada katkı sağlayabilmesi için, aynı zamanda gerçekten temiz olması gerekir. Deterjan kalıntıları veya yanlış depolama sonucunda bardakta kötü bir tat kalabilir. Örneğin, bardaklar kartonlarda ağızları aşağıya gelecek şekilde depolanırsa, mukavvanın kötü kokusu hızla üzerlerine siner. Buna benzer yabancı koku kaynakları, örneğin şarabın aromasını ciddi manada etkiler.
Mükemmel bir yıkama sonucu için, çok sayıda faktör önem taşır. Bu noktada, camın kalitesi fevkalade büyük bir role sahiptir. Zira, gastronomide kullanılan bardakların yüzlerce, binlerce kez yıkandıktan sonra dahi yeni gibi görünmesi gerekir. Tanınmış cam üreticileri, cam üretimlerini, yüksek değerli bardakların da elle yıkanması gerekmeyecek şekilde optimize etmiş durumdadır. Bu bardaklar bulaşık makinelerine dayanıklı olduğundan, uzun süreler boyunca güzel ve kusursuz görünüm sunarlar. Öte yandan, endüstriyel bulaşık makinesi üreticileri de en iyi yıkama sonuçlarını elde etmek adına teknolojilerini sürekli olarak geliştirmektedir. Buna yönelik hedefler arasında, cam paslanmasının önlenmesi de yer alır. Bu noktada, kimyasal proseslerin malzemenin temel yapısı üzerindeki etkisi, camın zamanla görünümünü bozmakta ve kullanılmaz hale getirmektedir.
1.000 DEFA YIKANDI VE HALEN YENI ALINMIŞ GIBI
Gastronomlar ve otelciler, kullanılan bardakları katma değer zincirinin bir parçası olarak kendi hesaplamalarına dahil etmelidir. Saksonya-Lausitz'de bulunan tanınmış Alman bardak üreticisinin Almanya satış şefi olan Klaus Völkner; "Yüksek kaliteli bir bardak, yaklaşık 1.000 kez yıkanabilir" şeklinde konuşuyor. Sonrasında vurguluyor: "Bir bardak bulaşık makinesinde en fazla 400 kez yıkanabilir". Sonrasında çoğu zaman çöpü boyluyor. Sık yapılan bir hata ise, bardakların makinede çok uzun bir süre bırakılmalarıdır; bu durumda da cam paslanması oluşabilir.
Bu noktada, malzemenin kalitesi bu prosesleri kolaylaştıran unsurlardan sadece biridir. Ayrıca su kalitesi, yıkama süresi, deterjan ve parlatıcı ile bulaşık makinesinin kullanımı ve işletim biçimi gibi faktörler belirleyici rol oynar. . Bununla birlikte, cam paslanmasının öncelikle camın kalitesi ile ilgili olduğu kanıtlanmıştır. Bu, aynı zamanda Almanya'nın Würzburg şehrindeki Fraunhofer Enstitüsü Silikat Araştırma Grubu'nun bir araştırmasına dayanmaktadır. Araştırmacılar, 11. ve 16. yüzyıllar arasına ait pencere camlarının, potasyum ve kalsiyum oksit oranlarının yüksek olması sebebiyle çevresel etkilere karşı kimyasal olarak pek de dayanıklı olmadıklarını tespit ettiler (Kaynak: Wikipedia/Cam Paslanması).
CAM PASLANMASI
Uygun olmayan kimyasal ve fiziksel etkiler, cam yüzeyinin hava koşullarından zarar görmesine katkıda bulunabilir. Bu, uzmanlarca cam paslanması olarak adlandırılmıştır. Aynı durum ayrıca, cam pası, cam yanması, cam zararlısı veya cam hastalığı olarak da biliniyor. Tam olarak bakıldığında, bunun nedeni yüzeyde oluşan mikroskobik incelikteki kırışmalardır. Kimyasal bakımdan, bu duruma çözülen sodyum, potasyum, kalsiyum, baryum veya bor oksitler neden olmaktadır. Paslanmanın olduğu yerlerde malzemenin fiziksel özellikleri değişir. Bu durum yüzeyin şeffaflığını etkiler ve mikroskopik ince çatlaklar oluşturur.
SÜRTÜNME SEBEPLI HASARLAR
Bulaşıklar eğer bulaşık makinesi sepetlerine birbirlerine çok yakın olarak yerleştirilir ve az miktarda da olsa birbirine temas ederlerse, bu noktalarda yüzeyde kırışıklar oluşur ve bu kırışıklar da kusur gösteren izler bırakır. Bardaklar cam göbeğinin en geniş yerinde kesinlikle birbirlerine temas etmemelidir. Sürtünme hasarlarına karşı en iyi önlem: Sepetler "havadar" şekilde doldurulmalıdır.
Uzmanlar bunun dışında, profesyonel bir bardak yönetiminin bir şirketin katma değerine gözle görülür derecede katkı sağlayacağı konusunda da aynı fikirde. Son olarak, seçkin bardaklar nitelikli bir gastronomi tutumuna katkıda bulunur ve masa kültürünü tamamlar. Birinci sınıf ve yıldızlı gastronomilerin el üfleme camdan yapılan bardaklara değer vermesi tesadüf değildir. Bu bardaklar alınan tada görsel olarak katkıda bulunarak bir restoranın yüksek değerli ortamını tamamlamaktadır.
LEKELER VE HAVLAR
Bazı bardaklarda paslanma süreci, çok sıcak ayarlanmış su ile başlar. Bardakta leke veya hav benzer yüzeyler oluşur; bu tipte paslanmaya malzeme veya üretim sebep olur.